Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
”Andolsun ki Lut onları bizim şiddetli azabımız konusunda uyarmıştı, fakat onlar bu uyarılara karşı kuşku duydular. Onlar Lut’un misafirlerinden murad almaya kalkıştılar. Biz de onların gözlerini silme kör ediverdik. ”Haydi, azabımı ve uyarılarımı tadın!” (dedik). Onları, sabah erkenden sürekli bir azap yakalayıverdi.” (el-Kamer, 54/36-38).
Müfessirler ve başkaları derler ki: ”Allah’ın peygamberi Hz Lut, o ahlaksız kavmin içeri girmelerine engel olmaya çalışıyor, kapıyı kilitleyerek onlara karşı konuklarını korumaya çabalıyordu. Fakat onlar, açıp içeri girmek için kapıyı zorluyorlardı. O da kapının ardından seslenerek, bu yaptıklarının doğru olmadığını, bundan vazgeçmeleri gerektiğini onlara öğütlüyordu. Öğütlerini ısrarla yineliyordu. Sıkışıp çaresiz kalınca da ”Lut dedi: ‘Keşke size karşı koyabilecek bir gücüm olsaydı veya çok sağlam bir kaleye sığınabilseydim!” (Hud, 11/80) dedi. Bu durumu gören melekler: ‘Ey Lut! Biz Rabbimizin elçileriyiz. Onlar sana ulaşamayacaklardır!’ dediler. (Hud, 11/81):”
Yine bunların anlattıklarına göre; Hz Cebrail, evden çıkıp o ahlaksızların suratına kanadının ucuyla çarparak gözlerini kör etti. Öyle ki yüzlerindeki göz çukurları tamamen kapanıp dümdüz hale geldi. Gözlerini kaybeden o ahlaksızlar, duvarlara tutunarak, el yordamıyla evlerine dönmeye başlamışlar. Dönerken de Allah’ın peygamberi Hz Lut’u tehdit ederek: Sabah olunca ona gösteririz!’ diyorlardı.
İşte Yüce Allah, (onların bu durumuyla ilgili olarak) şöyle buyurdu:
”Onlar Lut’un misafirlerinden murad almaya kalkıştılar. Biz de onların gözlerini silme kör ediverdik. ”Haydi, azabımı ve uyarılarımı tadın!” (dedik). Onları, sabah erkenden sürekli bir azap yakalayıverdi.” (el-Kamer, 54/37-38).
İşte bu sebepledir ki, melekler, Hz Lut’a yanaşarak gecenin son kısmında kendisi ve aile fertlerini yanına alarak yola çıkmasını ve kavminin üzerine inmekte olan azabın sesini duyduğunuz sırada ”İçinizden hiç kimse geri kalmasın.” (Hud, 11/81) diye emrettiler. Kendisinin de bir çoban gibi, onların ardı sıra yürümesini söylediler.
İbn Kesir – Peygamberler Tarihi