Hatem-i Esam denilen evliyaullahtan biri vardı. Tevekkül edip dururdu. Hiç esbaba mukayyet olmazdı. Bir gün münafıklardan bazıları gelip ona sordular ki:
-Ya Hatem! Senin yemeğin nerden gelir? Biz seni hiç kesb ve kazanç üzere iken görmedik.
Hatem dedi ki:
-Ben Rahman’dan yerim.
Münafıklar dediler ki:
-Senin rızkın gökten mi iner?
-Doğru söylüyorsunuz. Benim rızkım gökten iner, dedi. Sonra ”Rızkınız ve vadolunduklarınız göklerdedir.” (el-Zariyat,22) ayetini okudu.
Münafıklar maskaraya aldılar ve dediler ki:
-Senin rızkın bacadan iner, sen sessiz sadasız otur.
Hatem ded ki:
-Dokuz ay anamın karnında rızkım bacadan inerdi.
Münafıklar:
-Şimdi var, yanı koyun uzan yat. Rızkın gelsin de görelim. Nasıl yiyeceksin, dediler. Hatem dedi ki:
-İki yıl beşikte yattım. Allah-u Teala rızkımı eksik etmedi. O zamandan bu zamana kadar esbaba tevessül nedir bilmiyorum. Allah-u Teala’ya tevekkül edip oturmaktayım. Beni kendi hazinesinden besler.
Müzekkin Nüfus – Eşrefoğlu Rumi