Firavun’un karısı Hazreti Asiye validemiz Allah’a iman ettiğini Firavun’dan saklıyordu. Firavun, Hazreti Asiye’nin iman ettiğini öğrenince işkencenin her türlüsünü ona reva görür ve ”Dininden dön!” der fakat Hazreti Asiye dininden dönmez. Bunun üzerine özel sopalar getirten Firavun, işkenceyi iyice artırır ve ”Dininden dön!” der.
Hazreti Asiye: ”Sen de biliyorsun ki, benim nefsim Allah’ın koruması altındadır. Beni paramparça etsen bile bu sadece Allah’a sevgimi artırır!” diye cevap verir.
Bir gün Hz Musa, Asiye validemizi ziyarete gider. Hz Asiye: ”Rabbim benden razı mı, yoksa kızgın mı?” diye sorar. Hz Musa: ”Ey Asiye, Semanın tüm melekleri senin yolunu gözlüyor, hepsi seni özlemekte! Allah seninle gurur duyuyor! Benden ne istersen, dileğin anında yerine getirilecek!” diye cevap verdi.
Bunun üzerine Hazreti Asiye:
”Rabbim! Katından bana cennette bir ev yap; beni Firavun’dan ve onun işlediklerinden kurtar; beni zalim milletten kurtar” der. (Tahrim 11)
Selman-ı Farisi şöyle derdi: ”Hazreti Asiye, kızgın güneşin altında yatırılarak işkence görürdü. İşkenceciler ara verdiklerinde melekler gelip Hazreti Asiye’nin üzerine kanatlarıyla gölge yapardı. Bu esnada Hazreti Asiye cennetteki evini seyrederdi.”
Ebu Hureyre’den de şöyle nakledilir: Firavun, dört kazık çaktırmıştı, Hazreti Asiye’yi onların üzerine yatırtır, üstüne değirmen taşı koyarak kızgın güneş altına terk ederdi. Hazreti Asiye bir gün dayanamayıp başını semaya kaldırdı ve: ”Rabbim! Katından bana cennette bir ev yap” diye dua etti.
Hasan-ı Basri der ki: ”Allah onu onurlu bir şekilde kurtarmış ve cennetteki evine almıştır. O şu an cennetin nimetlerinden istifade ediyor.”
Tüm bu anlatılanlar aslında, bela ve musibet anında Allah’a sığınarak ona yalvarmanın özellikleri olduğuna bir işarettir
İmam Gazali – Kalplerin Keşfi