Peygamber Efendimiz’in şöyle buyurduğu rivayet edilir:
”Surun sahibi İsrafil, boru şeklindeki boynuzu ağzına dayamış, yüzünü dönmüş, kulak kesilmiş, ne zaman üfürme emri verilecek diye beklerken nasıl nimet içinde yüzebilirim?” (Tirmizi 2431)
Mukatil şöyle der:
”Sur bir boynuzdur. Hz İsrafil ağzını boru şeklindeki bu boynuza dayamıştır. Boynuzun genişliği yer ile gök arasındadır. İsrafil gözünü arşa dikmiş, Sur’a ilk üfleme emrini beklemektedir. İlk üflemesinde yer ve gökte bulunan tüm canlılar yere baygın düşerler. Yani Allah Teala’nın canlı kalmalarını dilediği hariç hepsi ölür. Canlı olarak kalanlar Cebrail, İsrafil, Mikail, Azrail’dir.”
Sonra Allah Teala ölüm meleğine, sırasıyla Cebrail, İsrafil ve Mikail’in canlarını almasını emreder. O da emri yerine getirerek canlarını alır. Sonunda Azrail da aldığı emirle ölür. Sur’a ilk üflemeyle ölen bütün canlılar bu şekilde kırk yıl beklerler. Kırk yıl sonra Allah Teala, İsrafil’i dirilterek Sur’a ikinci kez üflemesini emreder. Nitekim Allah Teala bu durumu Kur’an-ı Kerim’de şöyle anlatır:
”Sur’a üflenince, Allah’ın diledikleri müstesna olmak üzere göklerde ve yerde ne varsa hepsi ölecektir. Sonra bir daha üflenince, bir de ne göresin, onlar ayağa kalkmış bakıyorlar!” (Zümer Süresi 39/68)
İmam Gazali – Kalplerin Keşfi