İran' da İslam'ın yeni yeni yayılmaya başladığı bir zaman... İhtiyar bir mecusi bir odaya çekilmiş, kapıyı üzerine kapamış, kimse ile görüşmüyordu. Bunun bir putu vardı. Vaktini hep onun hizmetine hasretmişti. Yapılması, muhim olan bir işim var. Yapmıyacaksan beni bırak, şu anda Müslümanların Allah'ından diliyorum, der ve diler. - Dtarihi
Dini Hikayelerİran' da İslam'ın yeni yeni yayılmaya başladığı bir zaman......

İran’ da İslam’ın yeni yeni yayılmaya başladığı bir zaman… İhtiyar bir mecusi bir odaya çekilmiş, kapıyı üzerine kapamış, kimse ile görüşmüyordu. Bunun bir putu vardı. Vaktini hep onun hizmetine hasretmişti. Yapılması, muhim olan bir işim var. Yapmıyacaksan beni bırak, şu anda Müslümanların Allah’ından diliyorum, der ve diler.

-

İran’ da İslam’ın yeni yeni yayılmaya başladığı bir zaman… İhtiyar bir mecusi bir odaya çekilmiş, kapıyı üzerine kapamış, kimse ile görüşmüyordu. Bunun bir putu vardı. Vaktini hep onun hizmetine hasretmişti.

   

Zaman olur mecusinin bir sıkıntısı zuhur eder, kime koşacak, tabi yıllarca hizmetinde bulunduğu putuna ve koşar, sıkıntısının giderileceği umuduyla, putunun önünde yalvarır, yakarır, yatar, yuvarlanır ve derki.

-Hey put! Aciz kaldım, canıma tak etti. Ban merhamet et, yardım et, sıkıntımı  gider. 

Huzurda bir müddet daha kalır, fakat işleri yoluna girmez, hani  nerdeyse daha da kötüye gider. Put’un ne kabahati varki, altı üstüğ bir put, ne karşısındaki  mecusinin anlattıklarını, yalvarmalarını, yakarmalarını duyabiliyor, ne de kendine yaptığı hizmeti görüp ona şahit olabiliyor, altı üstü bir taş bir odun parçası, üzerine konan sineği kovalamaktan aciz, başına eden güvercinlerin pisliğini mecusi temizlemezse pislik çamurundan çıkmaktan aciz.

   

Mecusi, isteği olmayınca bütün bu düşünceler ister istemez aklından bir filim şeridi gibi bir anda akıp geçiyor, kızıyor ve başlıyor puta söylenmeye:

– Bu kadar sene sana taptım, saçlarımı, sakallarımı senin yolunda ağarttım, Yapılması, muhim olan bir işim var. Yapmıyacaksan beni  bırak, şu anda Müslümanların Allah’ından diliyorum, der ve diler.

Mecusi daha putun karşısında, yüzü toprakta iken, Allah onun muradını yerine getirir. Odadan çıkmadan sıkıntısının giderilmiş olduğu müjdesini  alır. Olanı biteni bir mecliste anlattığıda oradaki hakikatleri  aramakla meşgul olan bir zat, düşüncelere dalar ve aklından şunları geçirir:

   

-Bir sersem, adi, batıla tapan, başı henüz puthane şarabı ile sarhoş, gönlünü küfürden, elini  hıyanetten çekmemiş olan böyle birinin Cenab-ı Hak dileğine anında cevap verdi. 

O anda gönül kulağına şu kelimeler dökülür:

-O aklı eksik ihtiyar, putun önünde çok yalvardı. Fakat sözü makbule geçmedi, istediği olmadı. Onun niyazı eğer bizim dergahımızda kabul edilmeseydi, sanem ile Samed arasında ne fark olurdu?” Ey dost! Gönlünü Samed’e bağla ki, insanlar sanemden daha acizdirler. Eğer bu kapıya baş koyarsan, eli boş dönmezsin.

   

Son İçerikler

Yıldırım Bayezid üzerine gelen Haçlı ordusunda en mükemmel  cinsten on bin Fransız  süvarisi vardı ve bunlara  Burgondinya dukasının henüz yirmi iki yaşındaki oğlu, gayet...

Yıldırım Bayezid üzerine gelen Haçlı ordusunda en mükemmel  cinsten on bin Fransız  süvarisi vardı ve bunlara  Burgondinya dukasının henüz...

Hz Cebrail Lut kavmini nasıl kör etti? Öyle ki yüzlerindeki göz çukurları tamamen kapanıp dümdüz hale geldi. Gözlerini kaybeden o ahlaksızlar, duvarlara tutunarak…

Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: ''Andolsun ki Lut onları bizim şiddetli azabımız konusunda uyarmıştı, fakat onlar bu uyarılara karşı kuşku duydular....

Bir gün bir adam Şuayb Peygamber’e, ”Çok günahlar işledim ama Yüce Allah beni affetti.” dedi. Allah’tan Hz Şuayb’a şöyle bir vahiy geldi:

Bir gün bir adam Şuayb Peygamber'e, ''Çok günahlar işledim ama Yüce Allah beni affetti.'' dedi. Allah'tan Hz Şuayb'a şöyle bir...

Rüyasında Hz Muhammed (sav)’i gören Genç Osman’a Hz Muhammed (sav) ne yaptı?

Genç Osman, yoğun bir şekilde gece-gündüz çalışıyor, yapacağı işleri planlıyordu. O günlerde bir rüyâ gördü Genç Osman. Korkunç bir...

İsa (a.s.) evreni seyri sırasında dünyayı yaşlı bir kadın suretinde gördü; ona: ”Kaç eşin var?” diye sordu, dünya: ”Çok sayıları belli değil” dedi....

İsa (a.s.) evreni seyri sırasında dünyayı yaşlı bir kadın suretinde gördü; ona: ''Kaç eşin var?'' diye sordu, dünya: ''Çok sayıları...

Cüneyd-i Bağdadi şöyle der: İmam Şafii dünyada hak söyleyen kimselerdendi. Bir mü’min kardeşine Allah hakkında nasihat verdi ve onu Allah’tan korkutarak şunları söyledi:

Cüneyd-i Bağdadi şöyle der: İmam Şafii dünyada hak söyleyen kimselerdendi. Bir mü'min kardeşine Allah hakkında nasihat verdi ve onu Allah'tan...

Mutlaka Okumalısınız

Bunları da BeğenebilirsinizÖNE ÇIKANLAR
Size Tavsiye Ediliyor