Tevbei nasuh eylemesine sebeb şudur:
Yerde bulduğu bir kağıt parçası üzerinde ‘‘Bismillahirrahmanirrahim” yazısını öpüp başına koydu. Miski anber kokuları sürüp sakladı. O gece rüyasında ”Ya Bişr! Sen benim adımı güzel kokularla ağırladın. Ululuğum ve izzetim hakkı için bende senin adını iki cihanda hoş kılacağım” kelamını işitip uyandı. Ağladı. İstiğfar edip nasuh tevbesi eyledi.
İmam Ahmed bin Hanbel, Bişr’i çok sever, yanına sık sık gelirdi. Derdi ki: ”Allah’tan bana haber verdi.” Talebeleri bir divaneye bu kadar ziyaretlerinin sebebini sordular. ”Ben ilmi ondan çok bilirim, fakat o Allah’ı benden çok bilir” buyurdu.
Sordular: ”Bu rütbeye nasıl eriştin?” ”Ömrüm boyunca Cenab-ı Hak’tan başkasına halimi söylemedim” dedi.
Bişr Hazretleri fakirin üç kısım olduğunu buyurur: Birincisi, Kimseden nesne istemez, verirlerse de almaz. Bu kavim ruhanilerdendir. Hak’dan başkasına muhtaç olmaz. Gönüllerinden ne geçerse, Cenab-ı Hak ihsan eder. İkincisi halktan bir şey istemezler, verirse alırlar. Bunlar: gönül ehlidir. Üçüncüsü sabr ederler, nefislerine arzu vermezler.
Tezkiretül Evliya – Feridüddin Attar