Kaynağın ifadesine göre Selim, diğer kardeşleri Şehinşah, Ahmed, Korkud, Mahmud, Alemşah ve amcası Cem’in oğlu Oğuz Han ile birlikte İstanbul’da dedelerinin huzuruna çıkarılmış, çocuk yaştaki bu şehzadelerin hepsi sünnet edilmiştir.
İbn Kemal’in naklettiği bir rivayete göre, Fatih, sünnet törenlerinden bir gün sonra içlerinde Selim’in de bulunduğu torunlarını huzuruna çağırtmış ve onlara ”atanızı mı çok seversiniz yoksa beni mi?” diye sormuş.
Ahmed’in dışındaki çocukların hepsi bir ağızdan onu daha çok sevdiklerini belirtecek şekilde: ”Sultanımı artuk severiz,” diye cevaplamış. Şehzade Ahmed ise babasını sevdiğini söyleyince, Fatih bundan pek hoşlanmamış, ona kırılmış. Bu olay Şehzade Selim’in diğer kardeşleriyle birlikte sık sık dedesini gördüğünü ve onunla konuştuğunu gösterir
Hatta başka bir rivayete göre, çok sonraları padişahlığı sırasında kendisine Fatih Sultan Mehmed’in bir resmi gösterildiğinde, çocukluğunda onun dizlerinde büyüdüğünü, yüzünün şeklinin hayalinden silinmediğini belirtmiş, nakkaşın resmi dedesine tam olarak benzetemediğini söylemişti:
”Merhum Sultan Mehmed hazretlerini tasvir etmek istemiş, amma benzetememiş. Merhum bizi hal-i tufiliyetimizde (çocukluğumuzda) mübarek dizleri üstüne almışlardır. Suret-i şerifleri hayalimdedir. Doğan burunlu idiler, bu nakkaş tamamca benzetememiş.”
İbn Kemal, Tevarih-i Al-i Osman