Yavuz Sultan Selim’in sırtında şirpençe adında bir çıban çıkmıştı. İstirahat etmesi gerekirken o at üstünde Edirne’ye gitmiş ve bu da hastalığına hiç iyi gelmemişti. Hastalığı boyunca gece gündüz yanında bulunan musahibi Hasan Can’la ömrünün son demlerinde kendi durumu hakkında konuşurlarken,
”Hasan Can bu ne haldir?” diye sormuş, Hasan Can
”Sultanım, Cenab-ı Hakk’a teveccüh edip Allah’la beraber olacak zamandır!” demiştir. Yavuz,
”Bizi bunca zamandır kiminle bilirdin, Cenabı Hakk’a teveccühümüzde kusur mu gördün?” demiştir.
Cezar, a.g.e, s121