Ebu Derda (Resulullah’ın ashabındandır) ticaretle uğraşan bir tüccardı. Malı mülkü çoktu. Zengindi. Malının hepsini Allah-u Teala’nın rızası için Efendimize verdi. Karısına, çoluk çocuğuna bir şey bırakmadı. Karısıyla kendisi bir gömlek içinde kaldılar. Dışarı çıkmak icap ettiği zaman o gömleği Ebu Derda giyerdi. Hanımı evde zikirle meşgul olurdu. Bir gün Efendimize dediler ki: | Dtarihi

Ebu Derda (Resulullah’ın ashabındandır) ticaretle uğraşan bir tüccardı. Malı mülkü çoktu. Zengindi. Malının hepsini Allah-u Teala’nın rızası için Efendimize verdi. Karısına, çoluk çocuğuna bir şey bırakmadı. Karısıyla kendisi bir gömlek içinde kaldılar. Dışarı çıkmak icap ettiği zaman o gömleği Ebu Derda giyerdi. Hanımı evde zikirle meşgul olurdu. Bir gün Efendimize dediler ki:

Ebu Derda (Resulullah’ın ashabındandır) ticaretle uğraşan bir tüccardı. Malı mülkü çoktu. Zengindi. Malının hepsini Allah-u Teala’nın rızası için Efendimize verdi. Karısına, çoluk çocuğuna bir şey bırakmadı. Karısıyla kendisi bir gömlek içinde kaldılar. Dışarı çıkmak icap ettiği zaman o gömleği Ebu Derda giyerdi. Hanımı evde zikirle meşgul olurdu. Bir gün Efendimize dediler ki:

-Ebu Derda gayet abid ve zahid bir kimsedir. Lakin namazına biraz seyrek gelir. Vakit olur, çıkılacağı sırada gelir. Bazen de çıkıldıktan sonra gelir ve kendi başına kalır ve son rekatına yetişir, kalanını kendisi kılar.

Efendimiz buyurdular ki:

-Varın gidin, Ebu Derda’ya gelmesini söyleyin.

Gittiler Ebu Derda’yı getirdiler. Efendimiz buyurdular ki:

-Ya Ebu Derda! Ben senin halini bilirim. Lakin bunlar günaha girmesinler. Söyle niçin sabah namazlarına gecikir de gelirsin?

Ebu Derda ağladı ve dedi ki:

-Ya Resullullah! Ben isterim ki benim gizli taraflarım ortaya çıkıp dile düşmesin. Lakin madem ki siz buyurdunuz söyleyeyim ve anlatayım. Hatunumla benim beraber kullandığımız bir gömleğimiz vardır. Namaz vakti geldiğinde karım o gömleği giyer, namazını kılar. O namazını bitirdikten sonra gömleği çıkarır ben giyerim. Bu sebeple biraz gecikirim. Bazen imama erişim, bazen de erişemem.

Efendimiz buyurdular ki:

-Ebu Derda! Hak Teala’ya dua edip senin hakkında bulunayım mı ki sana ve ehline giyecek ihsan etsin?

Ebu Derda buyurdular ki:

-Ya Resulullah! Benim giyecek çamaşır ve yiyecek yemek arzu ve isteğim haricindeki şeylerdir. Amma varayım hatunuma danışayım. O şayet istiyorsa siz ona göre dilediğinizi ihtiyar ediniz. Evine varıp hatununa ded ki:

-Ya hatun! Bu bizim gizli durumumuz açıldı. Gel seninle konuşalım.

-Ne dersin, diye karısı söylendi.

Ebu Derda başından geçenleri hatununa bir bir anlatıı. Ve ilave etti:

-Resulullah bizim için Allah-u Teala’dan dünyalık, mal, mülk, giyecek yiyecek dilemek ister. Bu hususta arzu ve isteğin nedir?

Karısı:

-Ya Eba Derda! Ben sultanlığı kulluğa tercih etmem, dedi. Rahman ve Rahim olan Allah’ın kulu iken şeytanın kulu olmaya razı olmam. Eğer sen dünyalık isterim diye tutturmak taraftarı isen o zaman beni boşa ve ne yaparsan yap. Sen zengin iken fakirlik isterdin. ”Fakirler ahiret sultanları olmuş” derdin. Şimdi fakir oldunsa ve isteğine kavuştunsa kadrini bilmelisin? Allah’tan utanmaz mısın? Zenginlik bana gerekmez, dedi. Feryat etti, sonra ilave etti ki: Var Resül’e söyle, bizim için dünya ve dünyalık istemesin. Lakin bizim için şunu dileyiversin de Allah-u Teala bizi dünya afetinden muhafaza etsin.

Ebu Derda vardı, Resulullah’ın huzuruna çıktı. Hatununun dediklerini aynen bir bir nakletti ve:

-Ya Resulullah! Bizim için dünya isteme diye ricada bulundu. Efendimiz dedi ki:

-Bari birinize gömlek vereyim. Ebu Derda:

-Ya Resulullah! İkimiz bir gömleğe muhtaç olmayınca ibadet lezzetini ve imanın tatlılığını bulamadık. Ben ibadetle ticaret arasında birçok çalışma ve gayretlerde bulundum. Lakin başaramadım. Nihayet ticareti terk ettim, ibadete sıkıca sarıldım. İyice anladım ki ahireti isteyene dünya haram imiş. Dünyayı isteyene de ahiret haram imiş. Dünyayı isteyene ahireti bırakmak gerek, ahireti isteyene de dünyayı… İkisi bir arada yürümüyorlar.

Ebu Derda henüz bu sözleri söylerken Hz Cebrail geldi. Dedi ki:

-Ya Muhammed! Hak Teala selam etti ve buyurdu ki:

”Her kim cennete müsaadeli kimseyi görmek isterse Ebu Derda’yı görsün.”

Müzekkin Nüfus – Eşrefoğlu Rumi

Son İçerikler

x