Büyük peygamberlerden Süleyman (a.s.) bir gün kendisinden sonra, Şeytanın ve cin’lerin mahlükata musallat olacaklarını düşünerek, bundan elem duyarmış.
Bu üzüntü ve endişe içinde iken, hatiften kendilerine şu nida vâki olmuş:
— «Ya Süleyman (a.s.)!.. Hiç üzülme! Âhir zaman peygamberi Muhammed Mustafa (s.a.v.)’in temiz soyundan, öyle secaatlibir veli gelecektir ki: Abdülkâdir Geylâni (k.s.) ismiyle anılan o veli, bütün Cin ve Şeytan taifesini hükmü altına alacaktır. Onları ilâhi esrarı ile HAK (c.c.)’nün izni ile hapis edecektir.»
Bu hâtifi (gizli) nida ve sesleniş üzerine, Süleyman (a.s.)’m kederi sevince dönüşmüş, ferahlayan Süleyman (a.s.) âlemlerin eşsiz Meliki, Sultanı, Hâlik-ı kâinat’a sonsuz şükürlerde bulunmuştur.
Bundan, şu ilâhi sır meydana çıkmaktadır ki: Es-seyyid Eş-şeyh Abdülkâdir Geylâni Hazretleri, insü cinnin (insanların ve cinlerin) hâkimidir.
Hattâ melâike-i kiram dâhi, onun itaat halkasındadır. Yüce veli Gavsü’-âzâm’a, halifelerine binlerce selâm-ü salât ve rahmet olsun.
Gaybın Dili – Abdulkadir Geylani