Abdulkadir Geylani Hz’lerinin babası kendisi küçükken ölmüştü. Annesiyle yalnız kalmışlardı. İlme olan aşkından dolayı zamanın ilim şehri olan Bağdat’a gidip ilim tahsil etmek istiyordu. Yalvara yalvara annesini razı etti. Annesi, babasından kalan 40 altını elbisesinin altına dikip ”Bunlar babandan kaldı, ilim için harca. Fakat asla yalan söyleme” dedi.
Bir deve kervanıyla yola çıkan Abdulkadir Geylani Hz’lerinin kervanlarını yolda eşkiyalar çevirdiler. Herkesi soyduktan sonra ona da ”Senin birşeyin var mı” diye sordular. O, ”Evet var. Elbisemin altında dikili 40 altınım var” dedi.
Önce dalga geçiyor zannedip ilgilenmediler. Baktılar ki doğru. Hayretle -Niçin haber verdin? Sen söylemeseydin biz bilmeyecektik,” dediler.
Abdulkadir Geylani Hz:
-Annem bana yalan söylemememi söyledi. Onun için haber verdim, dedi.
Bunun üzerine, çok duygulanan eşkiya reisi, ”Bu küçük çocuk, günah olacak diye, annesinin sözünü yerine getiriyor. Halbuki biz devamlı olarak Allah’ımızın emrine karşı geliyoruz. Gelin tevbe edelim. Şimdiye kadar eşkiyalıkta sizin reisinizdim. Bundan sonra da doğru yola gelmenizde öncünüz olayım” dedi. Hepsi de tevbe edip hidayete erdiler.
Dini Hikayeler